Bu Blogda Ara

12 Ağustos 2013 Pazartesi

Tanrıça Hekate


Witchcraft ve Wicca'da önemli bir Tanrıça olan Hekate, Ay'ın üç yüzünü temsil eder. Birçok wiccan tanrıça figürü olarak Hekate'yi kabul eder ve ona yakarır. Hekate'nin bu kadar popüler olmasının bir nedeni de geç çağlarda büyü ile ilişkilendirilmesidir. Özellikle Shakespeare'in ünlü eseri Macbeth'de de Hekate'nin bu şekilde geçmesi bu özelliğini gösterir. Yine Macbeth'de geçen üç cadı, Hekate'yi ve üçlü yapısının anımsatır. 

Birçok wiccan Hekate'yi esas alarak çalışmalar yapmıştır. Wicca'nın en çok kullanılan Ay sembolü de Tanrıça Hekate ile alakalıdır.


Hekate'nin Trak kökenli bir Tanrıça olduğu ve Yunanistan'a böylece girdiği ileri sürülmüştür. Bu Tanrıçanın ismi de etimolojik açıdan oldukça ilginçtir. İsmin Apollon Hekatos ile ilgili olduğu düşünülmektedir. Hekatos "uzaktan vuran" anlamına gelir. Aynı şekilde Hekate sıfatı da Artemis Hekate olarak kullanılmıştır. Thompson bu konuyu şöyle açıklar;

"Gerçekte Hekate Apollon Hekatos'un kız kardeşi Artemis Hekate'dir. Oklarını ya da doğum sancılarını uzaktan atan Tanrıça'dır. Her iki Tanrıçaya da trioditis ve triprosopos ön adları yakıştırılmıştır. Trioditis ile kavşak, üç yolun birleştiği yer belirtilir; tirprosopos ise üç yüzlü anlamına gelir. Kavşak kuttöreni aya seslenen bir kuttören olduğuna göre, buradaki üç yol da, ayın üç evresini simgelemektedir."

Hekate, başlangıçta tüm iyi özelliklere sahip, Ana Tanrıça'ya denk bir Tanrıça iken, zamanla iyice özdeşleşmiş ve gecenin ürkütücü özelliklerini de kendinde barındıran korkutucu ve uğursuz bir Tanrıça olmuştur. Hekate geceleri kötü ruhları yeryüzüne göndermekte, kendisi ise, buraya cehennem köpeklerinin eşliğinde gelmektedir.

Hekate daha çok kavşaklarda, mezarlıklarda ya da daha önce bir cinayet işlenen yerlerde bulunurdu. Bu yüzden daha çok kavşaklarda üç yüzlü Hekate büstü dikilirdi ve Yeni Ay olduğu zaman buralara sunular getirilirdi.

Halk arasında, Hekate kültü gece ile ilgili kültler arasında önemli bir yer tutuyordu. Thompson, Yunan Uygarlığında Hekate ile ilgili inançları şöyle anlatır:

"Ay ile arasında en açık seçik bağ kurulan kutsal varlık, büyü Tanrıçası Hekate idi. Ay sonunda görünmez olduğunda, Yunanlı kadın yerleri süpürür, çöpleri ve süpürüntüleri bir yol ayrımına götürür, başını başka yana çevirip oraya döker, sonra da ardına bakmadan geri dönerdi. Yol ayrımına bırakılan bu süpürüntü yığınlarına, Hekate'nin akşam yemeği denirdi. Öteki çer çöple birlikte süpürülen insan salgılarının büyü yükü, dolayısıyla tehlikeli olduğu düşünülürdü."

Hekate, Yunan mitolojisinde Titan Perses ile Asteria'nın kızıdır. Klasik mitolojide adı çok sık geçmeyen bir Tanrıça'dır. Homeros eserlerinde adı hiç geçmez. Hesoidos'un anlatımlarında ise daha çok Ana Tanrıça ile büyük benzerlikler gösterir Hekate... Homeros'un aksine Hesoidos geniş halk kitlelerini ele alıyordu. bu nedenle onun eserlerinde yer alan bir Tanrıça'nın geniş halk kitlelerine mal olduğunu düşünmek yanlış olmaz.

Hekate tapımı en çok Roma'da yaygındı. Roma'ya geçtiğinde Hekate artık çok başka özelliklere sahiptir. Büyü, sihir, cinler ve karanlık güçlere de hükmeden Tanrıça'dır artık Hekate... Ortaçağ boyunca da modern büyücülükte de öyle olacaktır. Aeneas destanında Tanrıça'nın bu yönünden bahsedilir.

Erhan Altunay - Kadim Cadılık Öğretisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder